Gemlik Sahilleri'nde tehlikeli görüntü...Müsilaj balık yumurtalarını öldürüyor
Bursa'nın Gemlik Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Hüseyin Dalarel, havalar ısındıkça yüzeye çıkan müsilajın yumurtaları da beraberinde yukarı taşıdığını belirterek, "Bu da...

10 Mayıs 2025 - 11:35 - Güncelleme: 10 Mayıs 2025 - 11:35
Bursa'nın Gemlik Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Hüseyin Dalarel, havalar ısındıkça yüzeye çıkan müsilajın yumurtaları da beraberinde yukarı taşıdığını belirterek, "Bu da yumurtaların ölmesine ve üreme döneminin çok verimsiz geçmesine yol açıyor." dedi. Gemlik sahillerinde müsilaj kıyıyı tamamen kahverengi örtüyle kapladı. Görüntüler ise yürekleri sızlattı.
Kooperatif Başkanı Dalarel, yaptığı açıklamada, Gemlik Körfezi ve Marmara Denizi'nin birçok yerinde eylülden bu yana görülen müsilajın deniz yüzeyi sıcaklığının yükselmesiyle daha net ortaya çıkmaya başladığını ve adeta bela olduğunu söyledi.
Genellikle diplerde olan, balıkçılara ciddi zararlar veren müsilajın birçok noktada yüzeye çıktığını aktaran Dalarel, deniz yüzeyinin Gemlik'in bazı yerlerinde adeta bataklık gibi göründüğünü anlattı.
Dalarel, 15 Nisan'da av yasadığının başladığını, balıkların üreme döneminde olunduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "Müsilaj yüzünden balıklar zaten yeteri kadar yumurta bırakamadı. Bırakılan yumurtaları da müsilaj şimdilerde yüzeye taşıyor. Bu da yumurtaların ölmesine ve üreme döneminin çok verimsiz geçmesine yol açıyor. Deniz dibinde de üzerini kapladığı yumurtaların ölmesine neden oluyor. Böyle giderse gelecek yıllarda balık bulmakta zorlanacağız. Denizimizi kirletmeyelim. Balıklarımız azalıyor, denizde yaşam azalıyor. Marmara Denizi'nin ölmesinin herkese zararı olur."
Deniz yüzeyi sıcaklığı 16-17 dereceye çıkınca daha çok müsilaj görülmeye başlayacağını ifade eden Dalarel, "Bir litre bile arıtılmamış suyun denize verilmemesi gerekiyor. Fabrikaların derin deşarjını önlemeliyiz. Teknelerimiz motorları inanılmaz zararlar gördü. Balıkçıların açılmaya korkuyor artık" dedi.
Gemlik'te sahil kıyısına gelenler de ortaya çıkan kirli görüntüden rahatsızlarını dile getirdi ve önlenmesini istedi.
"Kıymetli mücevheri atık çukuruna çevirdik"
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi ve Marmara Denizi Eylem Planı Bilim ve Teknik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın sadece balıklar değil denizdeki tüm canlıların yaşamını tehdit ettiğini söyledi.
Marmara Denizi'ni bütün sınırları ülke içinde yer alan "nadir ve kıymetli bir mücevher" olarak nitelendiren Sarı, ülke nüfusunun dörtte birinin ve sanayinin önemli bölümünün Marmara Denizi çevresinde olduğunu kaydetti.
Böylesine kıymetli bir denizin 50 yıldır atık çukuruna çevrildiğini vurgulayan Sarı, şöyle konuştu: "Evsel atıkların en iyi ihtimalle yarısını, sanayi atıklarının sadece yüzde 30'unu arıtıyoruz. Tarımsal atıkları hiç arıtmıyoruz. Bu kadar kötü kullanımın sonucunda Marmara Denizi hepsini bir anda temizleyebilecek miydi? Birikti, birikti ve artık taştı. 'Ben sizinle yaşayamıyorum' diyor Marmara Denizi. Müsilajla diyor bunu. Denizle kurulan yanlış ilişkinin sonucudur müsilaj. 2021'de müsilajı gördük ve öyle böyle halledildi ama Marmara'nın kirlilik yükünü azaltmadık."
Çok uyardığını, aylardır denizin dibinden, canlılardan tehlikenin görüntülerini paylaştığını anlatan Sarı, "Şimdi müsilaj yüzeye çıktı. Kimse müsilajı yüzeye çıkmadan anlamadı, görmedi, kabul etmedi. 14 dereceyi geçti yüzey sıcaklıkları ve yoğun şekilde yüzeye çıkmaya başladı. Denizi kaybetmeden kirlilik yükünü azaltalım. Bir litre bile atık gitmemeli. Acilen ilgili tüm kurumlar bir araya gelmeli ve atık yükü azaltılmalı. Yoksa çok daha kötü günler bizi bekliyor" dedi.
Kooperatif Başkanı Dalarel, yaptığı açıklamada, Gemlik Körfezi ve Marmara Denizi'nin birçok yerinde eylülden bu yana görülen müsilajın deniz yüzeyi sıcaklığının yükselmesiyle daha net ortaya çıkmaya başladığını ve adeta bela olduğunu söyledi.
Genellikle diplerde olan, balıkçılara ciddi zararlar veren müsilajın birçok noktada yüzeye çıktığını aktaran Dalarel, deniz yüzeyinin Gemlik'in bazı yerlerinde adeta bataklık gibi göründüğünü anlattı.
Dalarel, 15 Nisan'da av yasadığının başladığını, balıkların üreme döneminde olunduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "Müsilaj yüzünden balıklar zaten yeteri kadar yumurta bırakamadı. Bırakılan yumurtaları da müsilaj şimdilerde yüzeye taşıyor. Bu da yumurtaların ölmesine ve üreme döneminin çok verimsiz geçmesine yol açıyor. Deniz dibinde de üzerini kapladığı yumurtaların ölmesine neden oluyor. Böyle giderse gelecek yıllarda balık bulmakta zorlanacağız. Denizimizi kirletmeyelim. Balıklarımız azalıyor, denizde yaşam azalıyor. Marmara Denizi'nin ölmesinin herkese zararı olur."
Deniz yüzeyi sıcaklığı 16-17 dereceye çıkınca daha çok müsilaj görülmeye başlayacağını ifade eden Dalarel, "Bir litre bile arıtılmamış suyun denize verilmemesi gerekiyor. Fabrikaların derin deşarjını önlemeliyiz. Teknelerimiz motorları inanılmaz zararlar gördü. Balıkçıların açılmaya korkuyor artık" dedi.
Gemlik'te sahil kıyısına gelenler de ortaya çıkan kirli görüntüden rahatsızlarını dile getirdi ve önlenmesini istedi.
"Kıymetli mücevheri atık çukuruna çevirdik"
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi ve Marmara Denizi Eylem Planı Bilim ve Teknik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın sadece balıklar değil denizdeki tüm canlıların yaşamını tehdit ettiğini söyledi.
Marmara Denizi'ni bütün sınırları ülke içinde yer alan "nadir ve kıymetli bir mücevher" olarak nitelendiren Sarı, ülke nüfusunun dörtte birinin ve sanayinin önemli bölümünün Marmara Denizi çevresinde olduğunu kaydetti.
Böylesine kıymetli bir denizin 50 yıldır atık çukuruna çevrildiğini vurgulayan Sarı, şöyle konuştu: "Evsel atıkların en iyi ihtimalle yarısını, sanayi atıklarının sadece yüzde 30'unu arıtıyoruz. Tarımsal atıkları hiç arıtmıyoruz. Bu kadar kötü kullanımın sonucunda Marmara Denizi hepsini bir anda temizleyebilecek miydi? Birikti, birikti ve artık taştı. 'Ben sizinle yaşayamıyorum' diyor Marmara Denizi. Müsilajla diyor bunu. Denizle kurulan yanlış ilişkinin sonucudur müsilaj. 2021'de müsilajı gördük ve öyle böyle halledildi ama Marmara'nın kirlilik yükünü azaltmadık."
Çok uyardığını, aylardır denizin dibinden, canlılardan tehlikenin görüntülerini paylaştığını anlatan Sarı, "Şimdi müsilaj yüzeye çıktı. Kimse müsilajı yüzeye çıkmadan anlamadı, görmedi, kabul etmedi. 14 dereceyi geçti yüzey sıcaklıkları ve yoğun şekilde yüzeye çıkmaya başladı. Denizi kaybetmeden kirlilik yükünü azaltalım. Bir litre bile atık gitmemeli. Acilen ilgili tüm kurumlar bir araya gelmeli ve atık yükü azaltılmalı. Yoksa çok daha kötü günler bizi bekliyor" dedi.
YORUMLAR